Türkiye’de Hemşirelik Mesleğinde Bir Dönüm Noktası 1999 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi’ne bir erkek öğrencinin kabul edilmesiyle Türkiye’de hemşirelik mesleğinde önemli bir dönüm noktası yaşandı. Bu adımın ardından diğer hemşirelik fakülteleri de erkek öğrencileri kabul etmeye başladı. Toplumdaki Algının Değişimi Erkek hemşireler başlangıçta garipsenmiş olsalar da, cinsiyetçi yaklaşımların azalmasıyla birlikte motivasyonları arttı. İzmir Şehir…
1999 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi’ne bir erkek öğrencinin kabul edilmesiyle Türkiye’de hemşirelik mesleğinde önemli bir dönüm noktası yaşandı. Bu adımın ardından diğer hemşirelik fakülteleri de erkek öğrencileri kabul etmeye başladı.
Erkek hemşireler başlangıçta garipsenmiş olsalar da, cinsiyetçi yaklaşımların azalmasıyla birlikte motivasyonları arttı. İzmir Şehir Hastanesi’nde görev yapan hemşirelerin yaklaşık yüzde 30’u erkeklerden oluşuyor. Bu durum, toplumdaki algının değiştiğini gösteriyor.
Hemşirelik mesleğinde 12 yıldır görev yapan Yaşar Bağ, başlangıçta cinsiyetçi bakışlarla karşılaştığını ancak zamanla mesleğin cinsiyeti olmadığını kanıtladıklarını belirtiyor. Meslektaşlarıyla uyum sağlama sürecinin zaman aldığını ancak artık toplumun erkek hemşirelere daha olumlu baktığını ifade ediyor.
Samet Öztürk ise mesleğe başladığında erkek hemşirelerin önemini fark ettiğini ve önyargıları aşmaya yardımcı olduğunu dile getiriyor. Hemşire Ezgi Öksüz ise özellikle yoğun bakım gibi alanlarda erkek meslektaşlarının kadın hemşirelere destek olduğunu ve birlikte çalışmaktan memnuniyet duyduklarını vurguluyor.
Reklam & İşbirliği: [email protected]